9 Eylül 2016 Cuma

Mike Tyson

Gerçek adı Michael Gerard Tyson. 30 haziran 1966 Amerika doğumludur. 2 kardeşi vardır. Erkek olanının adı Rodney kız olanını adı ise Denise'dir. Ailesinin dağılmasından sonra sokaklarda yaşamaya başlar. Defalarca suç işleyip en sonunda bir ıslahevine yerleştirilir. Deshawn Stewart, ıslahevinin sorumlularındandır. Tyson'ının bir yeteneğini keşfeder. Boks. Tyson adeta bir savaşçı gibidir. Bu durumu yakından tanıdığı Cus D'amato'ya haber ederek durum değerlendirmesi yapmasını ister. D'amato Tyson'ı çok beğenir. D'amato Tyson'ı yetiştirmesi için birini görevlendirir. D'amato tarafından atanan isim Tyson'ın ileride büyük başarılar elde etmesinin en büyük kaynaklarından Kevin Rooney'den başkası değildir elbet. Rooney Tyson'ı büyük bir boksör yapacağını söyler.

Cus D'amato bütün bunlar yaşanırken Tyson'ı evlatlık aldığını açıklar. Bu açıklama Tyson ve diğerlerinin yüzüne karşı yapılır. Tyson bu andan sonra D'amato'ya daha çok bağlanır. Birlikte bir aile olurlar ve Tyson'ın gelişimi için bir diğer büyük etken tamamlanmış olur. 1982 junior olimpiyat oyunlarında Tyson denenir ve sonuç harikadır. Altın madalya ile eve dönüş gerçekleşir. Bundan sonra profesyonellik düşünülür ve gerçekleştirilir. 5 mart 1985 tarihinde Tyson ilk profesyonel karşılaşmasına çıkar. Hector Mercedes isimli boksörü 4 rauntluk bir karşılaşmada henüz ilk rauntta yenmeyi başarır. Tyson, D'amato ve Rooney'in kontrolünde inanılmaz başarılara doğru emin adımlarla giderken kasım 1985'de D'amato hayatını kaybeder. Tyson babası olarak gördüğü ve kendisini buralara getiren çok değerli bir spor adamının ölümünün üzüntüsünü fazlasıyla hisseder.

Bundan sonra ipler Rooney'dedir. Tyson gelişimini Rooney liderliğinde sürdürmektedir. 16 şubat 1986 tarihinde izleyenler Tyson'daki müthiş gücü bir kez daha görürler. Jesse Fergusuon isimli boksörü 5. rauntta inanılmaz gösterişli bir aparkat neticesinde yere indirir ve Ferguson'un burnu kırılır. Ring Magazine gibi dergiler Tyson'ın geldiğini farkederler ve röportajlar yaparlar. Kısa sürede böyle bir başarı inanılmazdır. Tv'ler radyo'lar ve basın yayın organları sık sık Tyson'dan bahseder hale gelirler. Ve nihayet 22 kasım 1986 tarihi gelir. Bu tarih tüm zamanların en önemli spor olaylarından birini içinde barındırır. Mike Tyson daha 20 yaşında o zamanın Wbc ( Dünya Boks Konseyi ) şampiyonu Trevor Barbick karşısındadır. Barbick kendinden emin tavırlarla ringe gelir. Adeta Tyson'ı gözüne kestirmiştir. Rooney ise sürekli Tyson'a birşeyler söylemektedir.

Peek-a-Boo. Cus D'amato tarafından tanıtılan ve Rooney tarafından desteklenen bu sitil Barbick karşısında Tyson'ın silahlarından sadece biridir. Barbick yenilir. Tyson Dünya'da en genç ağırsıklet şampiyonluğuna ulaşan isimdir. 20 yaş 4 ay ve ağırsıklet'te adeta bir devrim gibidir Tyson'ın başarısı. Ulusal kanallar ve diğer ülkelerin görsel ve yazılı yayın organları Tyson'dan daha sık bahsetmeye başlarlar. Ring Magazine ise Tyson'ı kapaklarında süsler. Peki Tyson'ı kim yenebilir? Daha şimdiden bunu hesapları yapılır. 1 ağustos 1987 tarihinde Tyson yine çok önemli bir rakip karşısında çok önemli bir karşılaşmaya çıkar. Tartışmasız Dünya şampiyonluğu için kemer birleştirme karşılaşmasıdır bu. Rakiplerini genellikle nakavt'la yenen Tyson bu defa puanla bu karşılaşmadan galip ayrılır. Puanlama sonucu birkaç karşılaşma öncesinin tekrarı olur ve Tyson açık puan farkıyla tarihteki en genç tartışmasız Dünya şampiyonluğuna ulaşır. Tyson böylece sadece nakavt gücü ile var olmadığını sayıylada açık puan farkları ile galip geleceğini göstermiş olur.

Bu esnada Tyson için Nintendo firması bir video oyunu piyasaya sürer. Oyunun adı Mike Tyson's Punc-Out olur. Bu oyun için Tyson'dan onay alınır ve buda bir ilktir. 22 ocak 1988 tarihinde Tyson ünvanını korumak için bir dönemin en büyük boksörlerinden ve kariyerinde Muhammed Ali'yi yenme başarısı gösterebilen isimlerden olan Larry Holmes ile ringe çıkar. Holmes artık 39 yaşındadır ve Tyson'ı yenmesi yeni bir doğuşa işaret edebilirdi. Olmadı, Holmes kariyerinin ilk ve sonuncu nakavtlı yenilgisini Tyson karşısında yaşar. Karşılaşma sona erdiğinde herkes Holmes'in başındadır. Holmes bu kötü mağlubiyet sonrası 3 yıl ringlerden ayrı kalır. 27 haziran 1988 tarihinde ise Tyson'ın karşısında hafifağırsıklet'te tartışmasız Dünya şampiyonluğu yaşıyan ve ağırsıklettede Larry Holmes'i 2 kere üstüste yenme başarısı gösteren bunun neticesinde Ibf ( Uluslararası Boks Federasyonu ) Dünya ağırsıklet boks şampiyonluğu yaşıyan Michael Spinks vardır. Sonuç, Tyson Spinks'in tek yumrukta yere indirmek için hazırladığı yumruğundan çok daha hızlı bir yumruk çıkararak Spinks'e ilk ve son mağlubiyetini yaşatır. Spink bu karşılaşmadan sonra Boks'u bırakır.

Kim gelirse gelsin Tyson yenilmiyor ve nakavt edilmesi adeta imkansız görünen bütün isimleri tek tek nakavtla geçiyordu. Bütün bu başarılar güzel görünürken çok ciddi sıkıntılarda yavaş yavaş gelmeye başlıyordu. Robin Givens'ten boşanan Tyson daha sonra ünlü menajer ve organizatör Don King ile tanışır. Bill Cayton, Tyson'ın uzun zamandır menajerliğini yürüten ve Tyson'a gereken önemi veren bir spor adamıdır. Don King, Cayton'la uzun süren savaşını kazanarak Tyson'ı kendi bünyesine katar. Aslında çoktandır Tyson'la flört halindedir King. Bir büyük sorunda Kevin Rooney ile yaşanır. Rooney halen Tyson'ın yanında olmasına rağmen Tyson'a söz geçiremez. Tyson savunmasını önemsemiyor ve tek yumrukla rakibi indirmek için uyguladığı sitilinden farklı bir sitile geçiş yapıyordu. Rooney bu durumu yıllar sonra açıklamak durumunda kalıcaktı ve Don King için çok enteresan sözler kullanacaktır. 25 şubat 1989 tarihinde ingiliz boksör Frank Bruno ile ringe çıkan Tyson'ın yanında artık Kevin Rooney yoktur. Daha ilk rauntta Tyson'daki savunma zaafı kendini gösterir ve Bruno, Tyson'ı sersemletmeyi başarır. Rooney'in yokluğu kendini hemen belli eder. Yinede 5. rauntta Bruno'yu yeni bir nakavtla geçmeyi başarır. Tyson için tehlike çanları devam etmektedir. Sorumsuz bir kişilik ve kendini bilmez tavırlar Tyson'ın eski arkadaşlarınında gözünden kaçmaz. Don King'le olduğundan beri Tyson'a bir haller olmaya başlamıştır.

1989 yılında Tyson'a Ohio merkez eyalet üniversitesi tarafından fahri doktora ünvanı verilir. 11 şubat 1990 tarihinde Tyson bu defa uzakdoğuda ringe çıkacaktır. Rakibi ise James Buster Douglas isimli kariyeri inişli çıkışlı olan bir boksördür. Tyson karşılaşmasından önce, boks dalında en büyük sürprizlerden birini birkaç sene sonrasının belkide en büyük ismi olacak olan Lennox Lewis'i nakavtla geçen Oliver McCall'u geçmiş ve Tyson'ın karşısına çıkmıştır. Karşılaşmada Tyson tüm otoritelerce büyük favori konumundadır. Bahislerde Douglas'ın kazanması için şans tanınmamıştır. Karşılaşmanın erkenden biteceğini sanan bütün bu isimler ve izleyiciler yanılırlar. Rauntlar ilerledikçe ilerler ve en sonunda 8. raunt gelir. Tyson harika bir aparkat'la Douglas'ı yere indirir. Hakem 10'a kadar sayma görevini yerine getirmeye çalışırken bu sayış gereğinden yavaştır. Douglas kalkmasına kalkar fakat bu sayma sanki 10 saniye değilde çok daha fazla gibidir. 35 saniye sayıldığı ise daha sonra defalarca tekrarlanır.

Karşılaşmada 10. raunta gelinir ve tüm zamanların belkide en büyük sürprizi gerçekleşir. 8. rauntta kendini yerde bulan Douglas bu sefer aynı manzarayı Tyson'a yaşatır. Tyson'ın dişliğini bulup yerine takması için gösterdiği mücadele yıllarca unutulmaz. Karşılaşma bitmiştir ve Douglas yeni tartışmasız Dünya ağırsıklet boks şampiyonu olur. Kevin Rooney bu durumu çok üzüntülü bir şekilde açıklar. " Bizi kopardılar " Karşılaşma sonrası Douglas için çok fazla sayıldığı itirazları hiçbir sonuç getirmez ve sırasını bekleyen altsıkletin tartışmasız Dünya şampiyonluğu onurunu yaşayan Holyfield, Tyson yerine Douglas ile karşılaşmak durumunda kalır.

Tyson amatörde yenildiği Henry Tillman'ı yenerek kaldığı yerden yoluna devam eder. Ortalarda bir söylenti vardır. Mike Tyson ve Evander Holyfield ne olursa olsun karşılaşacaktır. 1991 temmuzunda çok kötü bir hadise yaşanır. Amerika Birleşik Devletler'nin güzellik kraliçesi seçilen Desiree Washington isimli bir kadına indianapolis'te bir otelin odasında tecavüz ettiği suçlamasıyla gözaltına alınır. Yargı 10 şubat 1992 yılında Tyson'ı suçlu ilan eder. Tyson 6 yıllık bir hapis cezasına çarptırılarak mahkum giysileri ile tanışır. Cezasının 3. yılında 1995 yılının mart ayı Tyson'ın özgürlüğe geri gelmesini sağlar. Tyson aynı yıl boks'a geri döner ve kısa bir süre sonra 1996 yılında Wbc Dünya şampiyonluğu için daha önce karşılaşıp nakavt'la yendiği Frank Bruno karşısına çıkar. Sonuç Tyson için yine nakavt'lı bir galibiyeti işaret eder. Sıradaki rakip Tyson'ı sürekli aşağılayan ve Tyson'ın yumruklarının çok güçlü olmadığını iddaa eden Bruce Seldon'dur. Tyson'ın Seldon tarafından güçsüz olarak görülen yumrukları Seldon'ı henüz ilk raunt'ta Seldon'u nakavt eder.Tyson aynı zamanda Wba şampiyonluğunuda kazanmış olur.

Yıllar öncesinden planlanan fakat gerek Douglas gerekse Tyson'ın hapis hayatını yaşamak zorunda kalışından dolayı bir türlü gerçekleşemeyen Mike Tyson vs Evander Holyfield karşılaşması nihayet kararlaştırılır. 09 11 1996 yılında beklenen büyük kapışma gerçekleşir. Mike Tyson otoritelerce müsabakanın favorisi görülür. Karşılaşmanın daha ilk rauntlarında Tyson müsabakanın hakemi olan Mitch Halpern'e sık sık Holyfield'in kendisine kafa attığını işaret ediyor fakat hakem böyle birşey olmadığını söyleyerek karşılaşmayı devam ettiriyordu. izleyenler 11. raunt'ta hakemin araya girmesiyle Holyfield'in teknik nakavt'lı galibiyetini görürler. Müsabaka sonrası Tyson cephesi gerek Holyfield'in kafa atmaları gerekse hakemin müsabakayı erkenden bitirdiği düşüncesiyle açıklamalarda bulunurlar.

Tyson ve ekibinin sıksık bu açıklamalarına devam edişi yeni bir karşılaşmanın tetikleyicisi olur. Beklenen birkez daha gerçekleşiyor ve Mike Tyson vs Evander Holyfield 2. karşılaşma 28 06 1997 tarihinde gerçekleştirilir. Karşılaşmanın hasılatı 100 milyon dolardır. Mike Tyson 30 Evander Holyfield ise 35 milyon dolar alır. Müsabaka The Sound And The Fury ile adlandırılır. Müsabaka 3 raunt'ta ilginç bir hale gelir. Holyfield kulağını işaret eder ve kulağından bir parçanın olmadığı görülür! Yinede müsabaka kaldığı yerden devam eder fakat aynı olayların devam edişi gerçekleri ortaya çıkarır. Mike Tyson boks tarihinde görülmemiş bir olaya imza atarak Holyfield'in kulağını ısırdığı ortaya çıkar.

Tyson diskalifiye edilir. Nevada eyaletinde ringe çıkması yasaklanır ve 3. milyon dolar cezaya çarptırılır. Katherine Dunn isimli gazeteci ise olayların gelişimini gazetesinde seri haber olarak yayınlar. Tyson tehlikeli maddeler kullanmaktan dolayı 1999 tarihinde tarihinde tekrar hapis hayatı yaşar ve 8 aylık bir süre sonunda tahliye edilir. Tyson ringde eskisi kadar tehlikeli gözükmesede nakavt'lı galibiyetleri devam ederek tüm zamanların en önemli karşılaşmalarından biri kabul edilen Lennox lewis karşılaşmasına kadar maçlarını kayıpsız geçer. Mike Tyson vs Lennox Lewis karşılaşmasını kesinleşmesinden sonra Tyson Lewis için çok enteresan söylemlerde bulunur. 08 06 2002 tarihinde beklenen gün gelir. Tyson karşılaşmaya çok hızlı başlar ve ilk rauntta Lewis'i sendeletmeyi başarsada Lewis 2. raunt'tan itibaren kontrolü eline geçirir ve kondüsyon sorunu yaşamaya başlayan Tyson'ın önce kaşını açar ve 8. raunt'ta Tyson'ı nakavt'la geçer.

Tyson müsabaka sonrası karşılaşmanın öncesinde yapmış olduğu tüm hareketleri bir kenara bırakıp Lewis'in terini silerek önemli bir adım atar. Ağustos 2003'te iflas ettiğini açılar. Çok ciddi parasal sorunları olduğunu belirten Tyson ringlerden bu yüzden kopmak istemediğini açıklar. Mike Tyson için 2003 yılında Ring Magazine dergisi tarafından bir ödül vardır. Tyson büyük efsanelerden kabul edilen Sonny Liston'un hemen arkasından tüm zamanların en sert yumruğu kabul edilir. Tyson, Danny Williams ve Kevin McBride karşılaşmalarından nakavt'lı mağlubiyetler alarak aktif boks yaşamına veda eder. Tyson borçlarını kapatmak için Corey Sanders isimli ( Kariyerinde Oleg Maskaev'i nakavt'la mağlup etmiştir ) boksörle Dünya turuna çıksada beklediği ilgiyi tam anlamıyla görmez.

Mike Tyson Cannes film festivalinde James Toback imzalı belgeseliyle yer alarak çok büyük ilgi görür. Festivalde sözleri çok enteresandır. " Başarısız oldum fakat devamlı üstüme gelindi. Erken yaşta çok büyük paralar kazandığımı söylemiştim. Bunların sorumlusu sadece benmiyim? ) Mike Tyson Muhammed Ali ile birlikte bu sporu sevdiren en önemli 2 değerden biri olarak hala aramızda bizimle birlikte.

Mike Tyson: won 50 (KO 44) + lost 6 (KO 5) + drawn 0 = 58 KO% 75.86

Not: Yine yıllar önce, 2008 yılları uzun bir araştırma neticesinde yazıya döktüğüm bir araştırmaydı. Bu araştırma yazım FightClub sitesinden Conan arkadaşıma armağan edilmiştir. Kendisine buradan selamlarımı gönderiyorum.  

1 yorum:

  1. Özgünhan kardeşim, ismimi inanır mısın şu anda farkettim. Yoksa çok daha önce yazardım. Lütfen fightclub sitesine geri dön. Seni tekrar aramızda görmek isteriz. Conan The Barbarian :)

    YanıtlaSil